Hayasızca Hareket Suçu ve Cezası

Hayasızca Hareket Suçu ve Cezası

Bu yazımızda Türk Ceza Kanunu’nun 225. maddesinde düzenlenen “Hayasızca Hareketler” suçunu ele alacağız. Hayasızca hareket ne demek, hayasızca hareket nasıl oluşur ve hayasızca hareket suçu ve hayasızca hareket cezası nedir gibi sorulara yanıt vereceğiz.

TCK 225’e göre; alenen cinsel ilişkide bulunan veya teşhircilik yapan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

istanbul ceza avukatı

Hayasızca Hareket Suçu Kanun Gerekçesi

Madde metninde, toplumun sahip bulunduğu ortak edep (ar ve haya) duygularının, edep törelerinin ihlâli, incitilmesi ve her ne suretle olursa olsun edep ve ahlâk temizliğine alenen saldırı niteliği taşıyan hareketler, tutum ve davranışlar ve takınılan durumlar suç olarak tanımlanmıştır.

Bu hükme göre, genel olarak edep ve iffete saldırı niteliği taşıyan davranışlar, suç oluşturmaktadır. Böylece, halkın ar ve haya duygularının, toplumun ortak edep ve ahlâk temizliğinin korunması amaçlanmıştır. Bu suretle toplum kültürünün önemli bir kısmını oluşturan edep, iffet, ar ve haya duyguları, edep töreleri korunmakta ve bu değerlere saldırı niteliği taşıyan hareketler yasaklanmaktadır.

Hayasızca hareketlerin cezalandırıldığı bu suç tanımında, bu kavrama açıklık ge- tirmek amacıyla, “alenen cinsel ilişkide bulunmak” ve “teşhircilik” ifadeleri kullanılmıştır. Madde metninde geçen cinsel ilişki, cinsel arzuların tatmini amacına yönelik her türlü davranışı ifade etmektedir. Teşhirciliğin konusu, kişinin cinsel organlarından ibaret değildir. Vücut bölgelerinin, madde metniyle korunması amaçlanan hukukî değeri ihlâl niteliğindeki teşhiri, bu suçun oluşumuna neden olacaktır.

Bu davranışların suç oluşturabilmesi için, alenen gerçekleşmesi gerekir. Aleniyet için aranan ölçüt, gerçekleştiği koşullar itibarıyla fiilin belirli olmayan ve birden fazla kişiler tarafından algılanabilir olmasıdır.

Hayasızca Hareket Nedir?

Hayasızca hareket suçunu düzenleyen TCK 225’e göre hayasızca hareket fiili iki şekilde meydana gelebilir;

  1. Fail, alenen cinsel ilişkiye girebilir.
  2. Fail, teşhircilik yaparak suç işleyebilir.

Kanun, toplumsal ahlakı korumak maksadıyla Türk Ceza Kanunu’nda yer bulmuştur.

Hayasızca Hareket

Hayasızca hareket fiilinin faili kadın ya da erkek olabilir. Önemli olan kişinin alenen cinsel ilişkiye girmesi veya teşhircilik yapmasıdır. Karı-koca bir çiftin alenen cinsel ilişkiye girmesi de bu suçu oluşturur. Hayasızca hareket suçunun mağduru ise toplumdur. Cinsel suçlardakinin, örneğin kişinin huzur ve sükununu bozma suçunun aksine bu suç tipinde kişinin hareketi nedeniyle toplum zarar görmektedir. Dolayısıyla birer birer kişilerin hayasızca hareket davasına katılması mümkün değildir.

Hayasızca hareket suçunun meydana gelmesi için söz konusu fiillerin aleni şekilde yapılması gerekir. Örnek vermek gerekirse, kamuya açık olmayan bir özel mülkte, kişinin kendi evinde cinsel organını göstermesi hayasızca hareket suçunu meydana getirmez. Bu halde karşı tarafın rızasına, olayın şartlarına göre cinsel taciz suçunun oluşup oluşmadığı değerlendirilmelidir.

Hayasızca Hareket suçu kasten işlenebilen bir suçtur, suçun teşebbüs aşamasında kalması mümkün değildir. Hareketle gerçekleşmektedir. Hayasızca hareket suçuna iştirak mümkündür.

Cinsel Organ Göstermek Suç mudur?

Evet. Cinsel organın alenen gösterilmesi hayasızca hareketler suçu oluşturmaktadır. Örnek vermek gerekirse, kamuya açık bir parkta kişinin cinsel organını göstermesi TCK 225 kapsamında suç teşkil eder.

Sokakta Öpüşmek Suç mudur?

Hayır. Sokakta, kamuya açık ortamda öpüşmek hayasızca hareket suçunu oluşturmaz. Ancak öpüşmek haricinde bir takım hareketlerde bulunuluyorsa bu hareketlerin ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Tek başına sokakta öpüşmek hayasızca hareket suçunu oluşturmaz.

Çıplak Dolaşmak Suç mudur?

Evet. Kamuya açık alanlarda, alenen çıplak şekilde dolaşmak TCK 225 kapsamında suç teşkil eder. Kişinin çıplak şekilde dolaşması teşhircilik kapsamında değerlendirilmektedir. Yazlık bir bölgede yahut plajda olması da bu suçun oluşmasını engellemez.

Hayasızca Hareket Suçu ve Cezası

Protesto İçin Soyunmak Suç mudur?

Evet. Herhangi bir olayı veya kişiyi protesto etmek için kişinin soyunması da teşhircilik suçu oluşturur.

Hem Hayasızca Hareket Hem Cinsel Taciz Suçu Oluşursa

Kişinin fiili nedeniyle hayasızca hareket suçu ve cinsel taciz suçu aynı anda meydana geliyorsa bu durumda ne yapılmalıdır? Örneğin kişi park gibi kamuya açık bir ortamda aleni şekilde, mağdurun önüne geçmiş ve aralarında 30-40 santimetre mesafe varken cinsel organını çıkararak mağdura dönmüş olsun. Bu durumda hem cinsel taciz hem de hayasızca hareket suçu meydana gelir. Kişi hakkında fikri içtima hükümleri uygulanır ve kişi cinsel taciz suçundan cezalandırılır. Ancak cinsle taciz hakkında şikayet bulunmazsa bu durumda hayasızca hareket suçundan şikayet aranmaksızın ceza verilir, sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiği unutulmamalıdır.

Yargıtay 14. CD. 21.05.2013 gün, 2011/10078 Esas 2013/6333 Karar sayılı kararında bu hususu ele almaktadır:

“…Dosya kapsamı ve mahkemenin kabulüne göre; sanığın alenî olan sokak kapısı önünden mağdurelerin vücut dokunulmazlıklarını ihlâl etmeksizin pantolonunun fermuarını açarak cinsel organını çıkartıp gösterme şeklindeki bu tek eyleminin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesindeki cinsel taciz suçuyla birlikte aynı Kanun’un 225. maddesinde düzenlenen hayasızca hareket suçunu oluşturduğu, ancak fikri içtima kapsa- mında kalan cinsel taciz suçundan dolayı mağdurelerin ve mağdurelerin babaları olan müşte- kilerin 13.05.2008 tarihindeki duruşmada şikâyetlerinden vazgeçtiklerini beyan etmeleri sebebiyle sanığın cinsel taciz suçundan cezalandırılmasının mümkün olmadığı, bu durumda sanığa 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı ve- rilmek suretiyle, doğrudan takibi gereken hayasızca hareket suçundan ceza tayin edilmesi gerekirken, sanık hakkında unsurları itibarıyla oluşmayan basit cinsel istismar suçundan hüküm kurulması, …” 

Yargıtay kararları ışığında şu şekilde bir tespitte de bulunabiliriz. Suç belirli bir kişiye yönelik olarak işleniyorsa cinsel taciz, belirli bir kişiye yönelmeden işleniyorsa hayasızca hareket suçu meydana gelir. Uygulamada hayasızca hareket suçu genellikle cinsel taciz ve cinsel saldırı suçlarıyla karıştırılmaktadır. Vücuda bir temas olması halinde cinsel saldırı suçu, olmaması halinde cinsel taciz suçu ile karşılaştırma yapılmaktadır.

Tutanak Mümzileri Dinlenmelidir

Şayet hayasızca hareket suçu yargılaması tutanak üzerinden yürümekteyse, tutanak mümzilerinin dinlenmesi gerekmektedir. Bu konuda Yargıtay 14. CD. 09.10.2012 gün, 2011/9650 Esas 2012/9729 Karar sayılı kararında aşağıdaki tespitlerde bulunmuştur: “…Sanığın olay günü yol üzerinde alenen göğüslerini ve kalçalarını açmak suretiyle teşhircilik yaptığından bahisle tutanak tutulup, soruşturma evresinde yeminsiz olarak dinlenen tutanak tanıklarının kovuşturma evresinde dinlenmeksizin sanığın savunmasına itibar edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması, Kanuna aykırı, …” 

Cezaevi Koğuşu Aleni Yer Kapsamında Değildir.

“…Hayasızca hareketlerde bulunma suçunun işlendiği cezaevi koğuşunun aleni yer olmadığı gözetilmeden, suça sürüklenen çocuğun hayasızca hareketler suçundan beraati yerine, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi, …” 4.CD. 21/05/2019 gün, 2015/13958 Esas, 2019/9472 Karar

Arabada Cinsel İlişki Hayasızca Hareket Suçunu Oluşturur mu?

Sıklıkla karşımıza çıkan konulardan biri de araç içerisinde gerçekleşen cinsel ilişkinin hayasızca hareket suçunu oluşturup oluşturmadığı hususudur. Burada önemli olanın “aleniyet” kavramı olduğunu unutmamak gerekir. Örnek üzerinden ilerlemek gerekirse, aracınızla yayaların sıklıkla geçtiği bir kaldırımın hemen yanına park etmiş ve dışardan “görülebilir” şekilde cinsel ilişkiye girmişseniz bu durumda aleniyet unsuru vardır ve suç meydana gelir. Bu noktada sizin görülmenizden ziyade, görülebilir olmanız önemlidir. Yayaların dalgınlıkla sizi görmemiş olması, suçun oluşmadığı anlamına gelmez. Ancak şayet insanların bulunmadığı dağlık bir alanda, ormanlık bir bölgede, ıssız bir koyda yani bilinçli olarak insanlardan uzaklaşarak araç içerisinde cinsel ilişkiye girmeniz halinde aleniyet unsuru oluşmaz. Dağda cinsel ilişkiye girmek, bu haliyle suç teşkil etmez.

Gerekmesi Halinde Keşif Yapılmalıdır

“…Sanıkların kamyon içinde çıplak halde bulunmaları şeklinde sübut bulan olayda, tutanak mümzii tanıklar dinlenip gerekirse keşif de yapılarak aleniyet unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılıp saptanarak, bundan sonra karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile beraat kararı verilmesi, …” 14. CD. 07.06.2012 gün, 2012/8618 Esas 2012/6509 Karar

Hayasızca Hareket Suçu Şikayete Tabi Değildir

Hayasızca hareket suçu şikayete tabi suçlardan değildir. Soruşturulması ve kovuşturulması resen yapılır.

“Sanığın eyleminin, şikayete tabi olmayan ve TCK’nın 225. maddesinde düzenlenen hayasızca hareketler suçunu oluşturması karşısında, atılı suçun soruşturmasının ve kovuşturmasının şikayete tabi olmadığı gözetilmeden, şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi, Kanuna aykırı, …”, 4.CD. 18/02/2021 gün, 2020/13316 Esas, 2021/4912 Karar

Hayasız Hareket Suçu Görevli Mahkeme

Hayasızca hareket suçu görevli mahkemesi Asliye Ceza Mahkemesidir. Örnek vermek gerekirse İstanbul ili Üsküdar ilçesinde meydana gelen bir teşhircilik suçunda görevli ve yetkili mahkeme İstanbul Anadolu Adliyesi 30. Asliye Ceza Mahkemesi olabilir.

Hayasız Hareket Suçu HAGB

Hayasız hareket suçunda HAGB yani hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir. Bunun için HAGB şartlarının sağlanması gerekmektedir.

Hayasız Hareket Suçu Cezanın Ertelenmesi

Cezanın ertelenmesi kurumu şayet şartlarını sağlıyorsa hayasızca hareket suçunda uygulanabilmektedir.

Hayasızca Hareket Suçu Zamanaşımı

Hayasızca hareket suçu dava zamanaşımı 8 yıldır. 15-18 yaş grubu için 5 yıl 4 ay, olağanüstü zamanaşımı süresi ise 7 yıl 12 aydır.

Hayasızca Hareket Suçu Savunması

Hayasızca hareket suçu savunması için dikkat edilmesi gereken bazı aşamalar vardır. Her şeyden önce fiilin teşhircilik yahut alenen cinsel ilişki suçu olup olmadığı değerlendirilmelidir. Başkaca cinsel suçlarla birlikte işlenip işlenmediği, davasının görevli mahkemede görülüp görülmediği ele alınmalıdır. Hayasızca hareket suçunda kolluk tutanağında maddi gerçeğe aykırı ifadeler yer alıyorsa buna itiraz edilmeli, gerekmesi halinde tutanak mümzilerinin tanık olarak dinletilmesi istenmelidir. Duruşma esnasında tanıklara sorulacak sorular ile çapraz sorgu gerçekleştirilmeli ve sanık lehine şüphe uyandırılmalı. Aleniyet unsuru bakımından şüphe varsa mahkemeden keşif talep edilmelidir. Hayasızca hareket suçu bakımından esas hakkındaki mütalaya karşı savunma dilekçesi büyük önem kazanmaktadır.

Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları

14. CD. 18.10.2012 gün, 2011/12551 Esas 2012/10197 Karar Mağdura, cinsel organ göstermek TCK 105/1 cinsel taciz, “…Sanığın işlediği iddia ve kabul edilen, “evinin önünü temizlemekte olan katılan sanık Sadiye’ye deponun kırık camından, cinsel organını göstermek” biçimindeki eyleminin belli bir kişiyi hedef alması nedeniyle TCK.nın 105. mad- desinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturduğunun anlaşılması karşısında, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı,…” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 17.10.2012 gün, 2011/6856 Esas 2012/10119 Karar Birden fazla mağdureye cinsel organ göstermek zincirleme cinsel taciz, “…Mağdure beyanları ve tüm dosya kapsamından sanığın olay tarihinde bisikletiyle gittiği sırada yolda karşıdan karşıya geçmek için bekleyen mağdureleri görünce fermuarını açıp ve cinsel organını çıkartarak, mağdurelere bakıp mastürbasyon yapmak suretiyle kendi kendisini tatmin ettiği anlaşıldığından, sanığın eyleminin zincirleme şekilde cinsel taciz suçu kapsamında kaldığı halde, hayasızca hareketlerde bulunma suçundan hüküm kurulması, Kanuna aykırı, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 18.9.2012 gün, 2011/7740 Esas 2012/8602 Karar Mağdureleri hedef alan organ gösterme cinsel taciz,
“…Sanığın Okul içerisinde gezinen mağdureleri doğrudan hedef almak suretiyle cinsel organını çıkarıp göstermekten ibaret eylemin TCK.nın 105. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde hayasızca harekette bulunmaktan mahkûmiyetine karar verilmesi, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 24.02.2012 gün, 2011/12714 Esas 2012/2157 Karar Teşhirciliğin nasıl yapıldığı hususunun tutanak mümzileri beyanlarıyla tespiti gerekir. “…Teşhircilik yaptığı iddia edilen sanığın ihbar üzerine yakalandığı, ilk ifadelerinde vücudunu teşhir ettiğini bildirdiğinin anlaşılması karşısında, teşhirin ne şekilde gerçekleştiği hususunda ihbarcı Yücel … ile 11.07.2008 tanzim tarihli tutanak mümzileri olan kolluk görevlileri de dinledikten sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği halde, bu husus yerine getirilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması;…” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14.CD. 13.09.2012 gün, 2011/8620 Esas 2012/8420 Karar Evinde perdesi açık olarak uygunsuz davranışlarda bulunanın eylemi alenen hayasızca harekettir. “..Dosya içeriği itibarıyla oluşa göre, sanığın evinde perdesi açık cam kenarındaki çekyatın üzerinde çıplak vaziyette mastürbasyon yapma eylemini, yakınanın ve herkesin görebileceği surette alenen gerçekleştirdiği anlaşılmış bulunması karşısında, eyleminin TCK.nın 225/1. maddesinde öngörülen alenen teşhircilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden beraatine hükmolunması, Kanuna aykırı, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 15.10.2012 gün, 2011/10251 Esas 2012/9931 Karar Mağdureye bakarak mastürbasyon TCK 105/1 cinsel taciz,
“…Katılan mağdurenin evinin arka balkonunda çamaşır astığı sırada, sanığın kendi ikametinin balkon kapısının önünde durarak mağdureye bakıp masturbasyon yapmasından ibaret eyleminin mağdureyi hedef alarak gerçekleştirmesi nedeniyle TCK.nın 105. maddesinde belirlenen cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 19.03.2012 gün, 2011/6881 Esas 2012/3160 Karar Minibüste gerçekleşen hayasızca hareketin aleniyeti konusunda mahallinde keşif yapılmalı, tanıklar dinlenmelidir. “…Sanıkların gece vakti minibüs içinde cinsel ilişkide bulunmaları şeklinde sübut bulan olayda, tutanak mümzii tanıklar dinlenip gerekirse keşif yapılarak aleniyet unsurunun ne şekilde gerçekleştiği araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile sanıkların mahkûmiyetine hükmolunması, Kanuna aykırı…” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 23.5.2012 gün, 2011/13152 Esas 2012/5866 Karar Tanık beyanları ile suçun sübutu, “…Cadde üzerinde sanık Sevgi’nin “göğüslerini açıp okşamak”, sanık Zeynep’in “tişörtünü yukarı sıyırıp göğüslerini teşhir ederek diliyle de çevreden geçen şahısların dikkatini çekmek”, bayan görünümlü erkek olduğu anlaşılan sanık Yasin …’in ise “tişörtünü yukarı sıyırıp, sağ göğsünü çevreden geçen vatandaşlara göstermek” şeklindeki eylemlerini anlatan 28.05.2006 günlü olay tutanağı içeriği ile bunu doğrulayan tutanak mümzisi tanık İsmail …’in 30.05.2006 günlü savcılık beyanı ve tüm dosya içeriğinden, sanıkların hayasızca hareketlerde bulunma suçunu işledikleri sabit olduğu halde, mahkûmiyetleri yerine, yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 28.02.2012 gün, 2011/6401 esas 2012/2296 Karar Anayolda yol kenarında park edilen araçta cinsel ilişki, alenidir.
“…Sanıkların, savunmalarında Mahmudiye Eskişehir anayolunda yolun kenarına park ettikleri aracın içinde cinsel ilişkiye girdiklerini ifade etmeleri, aracı park ettikleri alanın niteliği ve araç içinin herkes tarafından görülebilecek ve içinde yapılanların algılanabilecek durumda olması ve tüm dosya içeriği karşısında, sanıkların anayol kenarına park ettikleri araç içinde alenen cinsel ilişkide bulundukları gözetilmeden, aleniyet unsurunun oluşmadığı gerekçesiyle ve sanık Neslihan açısından da CMK.nın 193/2. maddesine aykırı olarak savun- ması alınmadan sanıkların beraatlerine hükmolunması, Kanuna aykırı, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 28.1.2013 gün, 2011/21595 Esas 2013/626 Karar Bina kapısında ihtiyaç giderme halinde alenen hayasızca hareket suçu oluşmaz. “…Sanıklar hakkında tutulan tutanak ve tüm dosya içeriğine göre sanıkla- rın bir binanın kapısına cinsel organlarını çıkarmak suretiyle küçük tuvaletlerini yapmaları eylemlerinde, TCK.nın 225/1.maddesinde düzenlenen hayâsızca hareketlerde bulunma suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkûmiyetlerine karar verilmesi, …” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları


14. CD. 20.12.2012 gün, 2011/17262 Esas 2012/13439 Karar Aleniyetin oluşmaması, “…Dosya içerisinde bulunan 25.08.2008 tarihli tutanağa göre; sanıkların kamyonetin arka kısmında yatar vaziyette cinsel ilişkiye girdiklerinin ve köy karayoluna 500 metre mesafede bulunduklarının belirtilmesine göre aleniyet unsuru gerçekleşmediği gözetilmeden sanıkların atılı suçtan beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,…” – Hayasızca Hareket Suçu Yargıtay Kararları

İletişime Geçebilirsiniz

Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Whatsapp
Burakhan Çalışkan
Burakhan Çalışkan
Merhaba.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?